27 MAYIS 1960 MADALYON’UN GÖRÜNEN YÜZÜ

için SÖZCÜ Yazarı Sn.Deniz ZEYREK bakın ne diyor;

“Demokrasimizin sırtına ilk süngüyü yediği, postalla ezildiği günün üzerinden  tam 59 yıl geçmiş.

Küçük bir tekne ile dün Yassıada’nın kuzeyinden Adalar’a doğru ilerlerken, millet iradesinin hiçe sayıldığı, hukuksuzluğun kol gezdiği darbe günlerini düşündüm. ‘idam’ denilen, devlet eliyle işlenmiş intikam cinayetlerinin siyah beyaz fotoğraflarına göz attım. İçim cızz etti.”

———————————————————————————————————————————————————-

Ben de Sn. Deniz ZEYREK’in üzüntülü duygularına noktası virgülüne kadar katılıyorum.

Ülkemizin 3 siyasi lideri, Başbakan Adnan MENDERES, Dış İşleri Bakanı Fatin Rüştü ZORLU ve  Maliye Bakanı Hasan POLATKAN’ın 1961 yılında Yassıada da kurulan Mahkeme kararıyla idam edilmeleri olayı umarım ülkemizin son acısı olur.

Bu arada demokrasimizi baltalayan tüm Askeri ve Sivil darbeleri lanetliyorum.

İlhan KÜÇÜKBİÇMEN

—————————————————————————————————————————

27 MAYIS 1960 MADALYON’UN ARKA YÜZÜ

için Cumhuriyet Gazetesindeki yazısında, o günlere bizzat tanık olmuş, Kurucu Mecliste bizzat görev almış                        Sn. Alev COŞKUN bakın ne diyor;

“27 Mayıs 1960’ı iyi tahlil edebilmek için öncesine bakmak gerekir değil mi?

27 Nisan 1960 günü DEMOKRAT PARTİ tarafından hazırlanan, Tahkikat Komisyonu’na yetki veren hukuka aykırı                 Salahiyet Kanunu Meclis’te kabul edildi.

Bu kanun, Demokrat Parti’nin yıkılış günlerinin en önemli aşamasıdır. Meclis’te DP çoğunluğunun oylarıyla Tahkikat Komisyonu’nun görev ve yetkileri hakkındaki kanunun kabul edilmesidir. Bu kanun, DP’nin diktaya doğru yönelmesinin hukuksal kanıtıdır.

Tahkikat Komisyonu’nun “Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun”un temel maddelerinin özeti şu şekildeydi:

1- Savcılık, mahkemeler, askeri mahkemeler, ve adli amirlere tanınan tüm yetkiler bu komisyona veriliyordu.
2- Komisyon her türlü yayını, gazeteyi, dergiyi yasaklayabilecek yetkiye sahipti.
3- Gazetelerin dağıtımını yasaklayabilecek yetkiye sahipti.
4- Gazete matbaalarının kapatılmasına karar verme yetkisine sahipti.
5- Siyasi parti toplantılarını yasaklama yetkisine sahipti.
Dikkat edileceği gibi bu komisyon hem savcı, hem yargıç, hem de yönetme yetkisine sahipti. Demokrasilerde böyle şey olmaz.
6- Komisyonun kararlarına itiraz edilemez. İtiraz edilecek bir merci ve makam yoktu. Bu kararlara itiraz edenler tutuklanarak, 1 yıldan 3 yıla kadar cezaevinde kalabiliyordu.

Tahkikat Komisyonu’nun ilk uygulamaları neler oldu?

Tahkikat Komisyonu’na yetkiler veren “Selahiyet Kanunu”, 27 Nisan 1960 günü Meclis’te kabul edildi. Meclis’te konu görüşülürken, ana muhalefet lideri İnönü’ye Meclis’ten 12 celse çıkarılma cezası verildi. Tahkikat Komisyonu Meclis görüşmelerine yayın yasağı konuldu. Ertesi gün, 28 Nisan 1960, gençlik hareketleri ve özgürlükler açısından son derece önemli bir gündür.”

             ——————————————————————————————————————————-

Evet,  ne yazık ki 27 Mayıs 1960 öncesi iktidarda olan Demokrat Parti meclisteki çoğunluğuna güvenerek yukarıda bahsedilen “Anayasanın İhlali” sayılan dikta rejimlerini çağrıştıran “Tahkikat Komisyonu” nu kurmuş ve demokrasiyi adeta rafa kaldırmıştır.

Günümüze değin bu bilgilerin üzeri Sağ görüşe sahip iktidarlar tarafından bilinçli olarak küllendirilmeye ve toplumdan mümkün olduğunca saklanmaya çalışılmıştır.  İlhan

NOT: Dilerseniz FACEBOOK sayfama “kısa Mesaj” atarak duygu ve düşüncenizi iletebilirsiniz.