Değerli okur dostlarım. Öncelikle galiba sizlere bir özür borcum var. Neden mi? Evet uzun bir süredir bazı sağlık nedenleriyle yazmaya ara vermek durumunda kaldım.Bu zaman zarfında neler oldu...neler. Tüm yaşananları detaylarıyla anlatmaya kalksam inanın roman olur. Ülkemiz 31 mart 2019 yerel seçimlerine gitti. Bir gitti... pir gitti. İktidar partisi AKP ve ortağı MHP birlikte "CUMHUR İTTİFAKI" yaparak; muhalefet partileri ise CHP ve İYİ PARTİ olarak "MİLLET İTTİFAKI" nı oluşturdular. Onlara dışarıdan da "SAADET PARTİSİ" kendi adayı ile katılarak bir yerde destek verdi. Ama en önemlisi de başkanları tutuklanarak hapse atılan, özellikle Cumhurbaşkanı ve AKP Başkanı R.T.ERDOĞAN tarafından devamlı hırpalanan HDP'nin ise bu ittifaka doğal olarak gizli bir desteği oldu. Bu seçimin en çarpıcı ve belki de sürprizi diyebileceğimiz iki şehrin, yani Ankara ve İstanbul'un CHP'nin adayları tarafından kazanılmış olmasıydı. Hani Ankara neyse de...ama neredeyse 25 yıldır AKP kontrolünde yönetilen mega kent İstanbul'un kaybedilmesi gerçekten Cumhur İttifakında şok etkisi yarattı. CHP'nin bu olağan üstü başarısının mimarı şüphesiz ki süreci çok iyi yönetip en ideal adayı ortaya çıkaran Başkan K. Kılıçdaroğlu'ydu. Tabii ki yönetimin desteğini de unutmamak lazım. Bu "ideal" aday İstanbul'un dışında kurulmuş yeni bir yerleşim yeri olan "BEYLİKDÜZÜ" nün genç ve sevecen, Belediye Başkanı Ekrem İMAMOĞLU idi. Neredeyse İstanbul'un % 90 ına yakın insanının hiç tanımadığı bu adayın karşısında ise uzun yıllar AKP'nin lider kadrosunda Ulaştırma Bakanlığı, Başbakanlık ve Meclis Başkanlığı yapmış İstanbul halkının neredeyse tamamının çok iyi tanıdığı Binali YILDIRIM vardı. İşin özü Ekrem İMAMOĞLU'nun işi başlangıçta çok zor görünüyordu. Ama günler birbirini kovaladıkça sadece İstanbul değil tüm Türkiye yepyeni bir profile sahip, herkesi sevecen yüzü ve kalbiyle kucaklamaya çalışan siyasi bir figür ile tanıştı. Çatışmadan uzak, her türlü sert eleştiriye zeka dolu, olumlu ve yapıcı bir üslupla cevap veren gerçekten "SIRA DIŞI" bir lider... 31 Mart 2019 pazar gecesinin en ilginç olaylarından biri, Anadolu Ajansının tam bir rezalet diyebileceğimiz seçim sonuçlarını saatlerdir AKP adayı lehine acımasızca dondurması ve sabaha kadar da yayınlamamasıydı. Bu, geçmişi İstiklal Savaşımıza kadar dayanan, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün kurarak ülkemize armağan ettiği AA'nın alnına sürülmüş kara bir leke olarak tarihe geçti. Diğeri ise şüphesiz sürpriz aday Ekrem İMAMOĞLU'nun yaklaşık 20.000 oy ile İstanbul Büyük Şehir Başkanlığını kazanmasıydı. İşte AKP'de kızılca kıyamet bundan sonra koptu. Daha önce görev süreleri bir yıl süre ile uzatılan Yüksek Seçim Kurulu'na AKP tarafından peş peşine yapılan itirazlar seçim sonrası döneme damgasını vurdu. Büyük Çekmece ve (Kartal) Maltepe gibi bazı ilçelerdeki oylar günlerce tekrar sayıldı, Hatta Büyük Çekmece'ye savcılıkça yüzlerce polis girip evleri hallaç pamuğu gibi attı. Ama sonuçta YSK tarafından seçimi iptal edecek kayda değer bir olguya rastlanmadı. Taa ki AKP'nin "Sandık Kurullarında Kamu görevlisi yerine dışarıdan bankalardan hukuka aykırı kişiler atanmıştır" itirazına kadar. İşte ne olduysa bu nedenle oldu ve YSK'nın 4 üyesine karşılık 7 üyesi seçimin ama sadece "İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı" seçiminin yenilenmesine karar verdi. Sonrası ise bilindiği gibi "KIZILCA KIYAMET"... Yeni seçim ise bilindiği gibi 23 Haziran 2019 pazara... Ne diyelim... "HAYIRLISI"... Çok oy alan kazansın. İlhan KÜÇÜKBİÇMEN